Düşlerin yorumu, yıllar boyunca insanların yoğun uğraşlarına maruz kalmıştır. Tarihe baktığımızda krallar, imparatorlar, padişahlar rüyalarını yorumlatır ve rüyalarının anlamlarına göre hareket ederlerdi. Günümüzde ise insanlar rüya gördüklerinde birbirlerine anlatır üstüne konuşur, internete yazıp “tabirini” öğrenmeye çalışırlar. Psikanalitik yönelimli terapi yapan terapistler için ise rüyalar terapinin en önemli malzemelerinden biridir. Bizlere göre kişinin gördüğü rüya kişinin bastırmaları, çatışmaları, arzuları, vb. hakkında birçok şey söyler.
Freud’un Rüyalar Hakkında Söyledikleri
Sigmund Freud, yaşamı boyunca rüyaları oldukça önemsemiştir; üstüne metinler yazmış ve hastalarıyla yaptığı analitik sürecin temel malzemelerinden biri haline getirmiştir. Freud’a göre her düş bir istek doyurma amacıyla görülür. Düşlerde “istek doyurma” yönünün ortaya çıkması için rahatsız edici düşüncelerin hepsi karşıtlarıyla değişir ve bu düşüncelerin yarattığı hoşnutsuzluk duygusu da baskılanır. Freud’a göre düşlerimizin görünür içerikleri yeni yaşantımızla; gizli içerikleri ise eski yaşantımızla bağlantılıdır.
Psikanalitik Açıdan Düşler
Düşlerimiz malzeme olarak yaşantımızı kullandığı kadar bedensel uyarılmaları da kullanır. Bunlar: dış nesnelerden doğan nesnel duyusal uyaranlar, duyu organlarının öznel temeldeki içsel uyarılma durumları ve içsel bedensel uyaranlardır. Yani “üşüme, sıcaklık, susama, acı hissetme, vb” gibi durumlar düşün içeriğinde kullanılır.
Gördüğümüz rüyanın bize ne anlatmak istediğini düşünüyorsak burada düşünmemiz gereken şey gördüğümüz rüyanın kendisi değildir; gördüklerimizin arkasında gizlenen şeyleri bulmalı ve onların üstüne düşünmeliyiz. Çünkü rüyaları gizil içeriklerine ulaşmak için görürüz.
Rüyalarımızı Anlamlandırırken Kullanabileceğimiz Yöntemler
Rüyalarımızda görünür içeriklerin gizil içeriklerine dönüşümünde kullanılan 4 yol vardır. Bu yolları bilmek aynı zamanda rüyalarımızın görünür içeriğinden gizil içeriğine ulaşabilmek için yani rüyanın asıl anlamına erişebilmek için bize yöntem olabilirler:
1. Yoğunlaştırma: Rüyalarımızın arkasında yatan birçok anlam aslında rüyada gördüğümüz tek bir ögeyle temsil edilebilir. Örneğin rüyada gördüğüm ve bana anlamsız gelen kırmızı bisikletin arkasında yalnızca bir gizil anlam değil; birden çok gizil anlam vardır. Yani rüyada gördüğümüz bir nesne aslında bize birçok şey anlatmak ister.
2. Yer Değiştirme: Rüyanın oluşumu sırasında aslında bizim için önemi çok büyük olan bir öge yerine gizil anlamda bizim için değeri daha az olan bir öge geçebilir. Örneğin rüyamızda patronumuza bağırdığımızı görüyoruz ama düşününce bu bizim için anlamsız geliyor. Bunu görmemizin sebebi aslında eşimize olan sinirimizi gerçek anlamda atamayıp rüyada da eşimizle patronumuzun yer değiştirmesi ve patronumuza bağırarak doyum sağlamamız; gizil anlamda aslında eşimize bağırıp doyum sağlıyoruz.
3. Temsil Edilme: Aslında bu “ikinci bir yer değiştirme”dir. Rüyaların gizil anlamlarındaki soyut ifadeler somutlaştırılır; resmedilir. Temsil edilme sayesinde biz rüyamızın bize asıl anlatmak istediği şeye ulaşırız.
4. İkincil Düzeltme: Rüyaların bazı kısımları ya da tamamı rüyayı gören için oldukça rahatsız edici olabiliyor. Rahatsız edici bir rüya görüp uyanıldığında “oh, rüyaymış!” düşüncesi ortaya çıkar. İkincil düzeltme sayesinde rahatsız edici duygular giderilir ve bir rahatlama durumu oluşur. Herkes, uyandıktan sonra rüyasını hatırlamaya çalışıp hatırlayamadığı kısımlar olduğunu fark etmiştir. İşte bunun olmasını da ikincil düzeltme sağlar. Bu durum aslında rüyanın gizil içeriği açısından bize çok şey söyler; neden o kısmı hatırlayamadık, neden bu kısmı hatırladık?..
Rüyalarınızı Yorumlamaya Hazır Mısınız?
Buraya kadar okuduysanız artık rüyalarınız size anlatmak istediği şeyi nasıl anlatıyor anlamışsınızdır. “Peki ne anlatmak istediğini nasıl anlayacağız?” derseniz ise size bir tavsiyem var. Uyanır uyanmaz gördüğünüz rüyayı not edin. Sonrasında gün içinde müsait olduğunuz bir zaman rüyayı hatırlamaya çalışın. İlk uyandığınız zamana göre daha az hatırladığınızı fark edeceksiniz. Sonrasında hatırlayamadığınız kısımların neler olduğunu tespit edin ve üzerine düşünün. Bunun dışında yukarıda anlattığım rüyalarımızın kullandığı 4 yöntemi göz önünde bulundurarak rüyalarınızı yorumlamaya çalışın. İlk seferlerde zorlansanız da bunu her gün yaptıkça aslında “kendinizin size rüyayı kullanarak neler anlatmak istediğini” anlayacaksınız. Unutmayın: “En iyi rüya yorumunu, rüyanın sahibi yapar.”
Yazan: Psikolog İrem Yağcı
Kaynakça
Psikanaliz Yazıları, 1, Bağlam Yayınları, İstanbul, 2000.
S. Freud [1900] Düşlerin Yorumu 1, İngilizce’den çeviren: E. Kapkın, Payel Yayınevi, İstanbul, 1991.
S. Freud [1900] Düşlerin Yorumu 2, İngilizce’den çeviren: E. Kapkın, Payel Yayınevi, İstanbul, 1991.